Browsing by Author "Alper, Sinan"
Now showing 1 - 13 of 13
- Results Per Page
- Sort Options
Article Citation Count: 11All the Dark Triad and some of the Big Five traits are visible in the face(Pergamon-Elsevıer Scıence Ltd, 2021) Yılmaz, Onurcan; Bayrak, Fatih; Yılmaz, OnurcanSome of the recent studies suggested that people can make accurate inferences about the level of the Big Five and the Dark Triad personality traits in strangers by only looking at their faces. However, later findings provided only partial support and the evidence is mixed regarding which traits can be accurately inferred from faces. In the current research, to provide further evidence on whether the Big Five and the Dark Triad traits are visible in the face, we report three studies, two of which were preregistered, conducted on both WEIRD (the US American) and non-WEIRD (Turkish) samples (N = 880). The participants in both the US American and Turkish samples were successful in predicting all Dark Triad personality traits by looking at a stranger's face. However, there were mixed results regarding the Big Five traits. An aggregate analysis of the combined dataset demonstrated that extraversion (only female), agreeableness, and conscientiousness were accurately inferred by the participants in addition to the Dark Triad traits. Overall, the results suggest that inferring personality from faces without any concrete source of information might be an evolutionarily adaptive trait.Article Citation Count: 0Çözüm Önerisinin İtici Görülüp Görülmemesi Kürt Sorununu Kabul Etmeyi Etkiliyor mu?(2021) Yılmaz, Onurcan; Bayrak, Fatih; Alper, SinanSonuçları tüm insanları ve çevreyi etkilemesine rağmen bilimsel olarak gerçekliği tespit edilmiş küresel ısınma gibi sorunların varlığı insanların bir kısmı tarafından reddedilmektedir. Bu konudaki alanyazına göre bilimsel sorunların varlığını reddetme ideolojik değerlendirmelerin etkisiyle şekillenebilmektedir. Cambpell ve Kay (2014) tarafından gerçekleştirilen yeni bir araştırmaya göre ise bir sorunun çözümüne yönelik öne sürülen çözüm önerilerinin bireyler tarafından itici olarak görülmesi, o sorunun varlığını reddetmelerinin gerekçesi olabilir. Bu çalışmada küresel ısınma gibi bilimsel gerçeklerin reddedilmesi çerçevesinde yapılan çalışmalarda ortaya çıkan çözüm hoşnutsuzluğu (solution aversion) hipotezi, tanımı ve nasıl çözüleceği Türkiye’de hâlen tartışmalı bir konu olan Kürt sorunu bağlamında ele alınmıştır. Katılımcılara Kürt sorununa yönelik iki farklı çözüm önerisi sunulmuş, ardından Kürt sorununun varlığını kabul etme düzeyleri ölçülmüştür. Analiz sonuçlarına göre itici olarak görülen çözüm önerisine maruz kalmak Kürt sorununun varlığını reddetmeyi etkilememiştir. Ayrıca daha solcu bireylerin Kürt sorununun varlığını daha fazla kabul ettikleri ancak milliyetçilik ve dindarlık düzeylerinin sorunu kabul etme ile ilişkisinin olmadığı görülmüştür. Elde edilen sonuçlar, Kürt sorununun dinamikleri ve ilgili alanyazın çerçevesinde tartışılmış, gelecekte yapılacak bilimsel çalışmalar ve politikalar için öneriler sunulmuştur.Master Thesis Derin düşünme, daha güçlü manipulasyon kullanıldığında komplo teori inançlarının benimsenmesini azaltır(2023) Yılmaz, Onurcan; Yılmaz, Onurcan; Sarıbay, Selahattin Adil; Alper, SinanAnalitik düşünme ve komplo teorileri üzerine yapılan çalışmalar, az sayıda deneysel çalışma mevcut olmakla birlikte, çoğunlukla korelasyoneldir. Ancak, bu deneysel çalışmalar da güçlü bir analitik düşünme manipülasyonu içermemekte ve gerçekleştirilen replikasyon denemeleri başarısızlıkla sonuçlanmaktadır. Bu çalışmada, daha güçlü bir analitik düşünme manipülasyonu olarak analitik düşünme eğitimi (debiasing training; Isler, Yilmaz, ve Dogruyol, 2020), ve Swami ve arkadaşlarının (2014) çalışmasında yer alan karıştırılmış cümle görevi (scrambled sentence task) analitik düşünme manipülasyonu olarak kullanılarak bireylerin komplo inançları üzerine olan etkisi incelendi. Sosyal medya üzerinden ulaşılan katılımcılar rastgele dört farklı gruba ayrıldı: yüksek analitik düşünme (analitik düşünme eğitimi), düşük analitik düşünme (analitik düşünme görevlerine herhangi bir geribildirim almadan maruz kalmak), orijinal analitik düşünme manipülasyonu (analitik düşünmeyle ilgili hedef kelimelerin olduğu karıştırılmış cümle görevi) ve kontrol (nötr kelimelerin olduğu karıştırılmış cümle görevi). Manipülasyonlar gerçekleştikten sonra, katılımcılardan genel olarak komplo teorileri ve COVID-19 ile ilgili komplo teorilerine dair görüşlerini belirtmeleri istendi. Araştırma bulguları, yüksek analitik düşünme grubunda olan bireylerin kontrol grubuna kıyasla genel ve COVID-19 ile ilgili komplo teorilerine daha az inandıklarını göstermektedir ancak yüksek analitik düşünme grubu ve düşük analitik düşünme grubu arasında anlamlı bir fark görülmemektedir. Bu sonuçlar, hipotezlerde öngörüldüğü gibi, daha güçlü bir deneysel manipülasyon kullanıldığında, derin düşünmenin genel ve COVID-19 ile ilgili komplo inançlarının benimsenmesini azalttığını göstermektedir. Gelecekteki araştırmalar, analitik düşünme eğitimi manipülasyonunu kullanarak bu bulguları bireylerin aşılara olan inancı ve diğer kanıtlaması zor olan inançları (paranormal inançlar, yapay-bilim inançları) üzerinde test etmelidir.Article Citation Count: 9Do changes in threat salience predict the moral content of sermons? The case of Friday Khutbas in Turkey(Wiley, 2020) Yılmaz, Onurcan; Bayrak, Fatih; Us, Elif Öykü; Yilmaz, OnurcanWe analyzed the content of "Friday Khutbas" delivered in Turkish mosques between January 2001 and December 2018 to test the prediction of moral foundations theory (MFT) literature that threat salience would lead to an increased endorsement of binding moral foundations. As societal-level indicators of threat, we examined (a) historical data on the proportion of terrorism-related news published in a Turkish newspaper, (b) the geopolitical risk score of Turkey as measured by Geopolitical Risk Index, and (c) Google Trends data on the search frequency of words "terror", "terrorism", or "terrorist". To measure the endorsement of moral foundations, we built a Turkish Moral Foundations Dictionary and counted the relative frequency of morality-related words in the khutbas delivered in Istanbul, Turkey. Time series analyses showed that risk salience in a certain month was positively related to endorsement of the loyalty/betrayal foundation in that month's Friday Khutbas. There were mixed results for the other moral foundations.Article Citation Count: 0Effective health communication depends on the interaction of message source and content: two experiments on adherence to COVID-19 measures in Türkiye(Taylor & Francis Ltd, 2023) Yılmaz, Onurcan; Aktar, Bengi; Aydas, Berke; Yilmaz, Onurcan; Alper, Sinan; Isler, OzanObjectiveFollowing the COVID-19 outbreak, authorities recommended preventive measures to reduce infection rates. However, adherence to calls varied between individuals and across cultures. To determine the characteristics of effective health communication, we investigated three key features: message source, content, and audience.MethodsUsing a pre-test and two experiments, we tested how message content (emphasizing personal or social benefit), audience (individual differences), message source (scientists or state officials), and their interaction influence adherence to preventive measures. Using fliers advocating preventive measures, Experiment 1 investigated the effects of message content and examined the moderator role of individual differences. Experiment 2 presented the messages using news articles and manipulated sources.ResultsStudy 1 found decreasing adherence over time, with no significant impact from message content or individual differences. Study 2 found messages emphasizing 'protect yourself' and 'protect your country' to increase intentions for adherence to preventive measures. It also revealed an interaction between message source and content whereby messages emphasizing personal benefit were more effective when they came from healthcare professionals than from state officials. However, message source and content did not affect vaccination intentions or donations for vaccine research.ConclusionEffective health communication requires simultaneous consideration of message source and content.Article Citation Count: 65The five-factor model of the moral foundations theory is stable across WEIRD and non-WEIRD cultures(Pergamon-Elsevıer Scıence Ltd, 2019) Yılmaz, Onurcan; Doğruyol, Burak; Yılmaz, OnurcanAlthough numerous models attempted to explain the nature of moral judgment, moral foundations theory (MFT) led to a paradigmatic change in this field by proposing pluralist "moralities" (care, fairness, loyalty, authority, sanctity). The five-factor structure of MFT is thought to be universal and rooted in the evolutionary past but the evidence is scarce regarding the stability of this five-factor structure across diverse cultures. We tested this universality argument in a cross-cultural dataset of 30 diverse societies spanning the WEIRD (Western, educated, industrialized, rich, democratic) and non-WEIRD cultures by testing measurement invariance of the short-form of the moral foundations questionnaire. The results supported the original conceptualization that there are at least five diverse moralities although loadings of items differ across WEIRD and non-WEIRD cultures. In other words, the current research shows for the first time that the five-factor structure of MFT is stable in the WEIRD and non-WEIRD cultures.Article Citation Count: 14How is the Big Five related to moral and political convictions: The moderating role of the WEIRDness of the culture(Pergamon-Elsevier Science Ltd, 2019) Yılmaz, Onurcan; Yılmaz, OnurcanThere has been extensive research on how the Big Five personality traits are related to political orientation and endorsement of moral foundations. However, recent findings suggest that these relationships may not be cross-culturally stable. We argue that how much a culture is WEIRD (Western, educated, industrialized, rich, and democratic) could moderate how the Big Five is related to political and moral convictions. In a sample of 7263 participants from 30 countries, our results showed that the level of WEIRDness of the culture moderated (1) the associations of agreeableness and openness with ideology; (2) the associations of extraversion, emotional stability, agreeableness, and conscientiousness with individualizing foundations; and (3) the association of extraversion with binding moral foundations. The results were mixed and some of the interactions were small in magnitude. However, they clearly indicate that the Big Five traits' relationship with moral and political convictions are not cross-culturally stable.Article Citation Count: 2Inferring political and religious attitudes from composite faces perceived to be related to the dark triad personality traits(Elsevier Ltd, 2021) Yılmaz, Onurcan; Fatih, Bayrak; Yılmaz, OnurcanWe used composite face images perceived to have different levels of Dark Triad personality traits (narcissism, psychopathy, and Machiavellianism) and asked participants to predict these target individuals' religious and political identities. In Study 1 (N = 550), Turkish participants rated faces with higher levels of perceived Dark Triad traits as less likely to be religious, to believe in God, and more likely to be left-winger, and to vote for a left-leaning party in all categories except for male narcissism. In a pre-registered follow-up study (N = 1001), we recruited a nationally representative US sample and replicated the same results with minor differences regarding male and female narcissism, and voting preferences. Participants' own political and ideological identities and their stereotypical evaluation of the target groups were mostly ineffective in explaining their predictions. The results suggest that people can perceive faces with higher levels of Dark Triad traits as less religious and less conservative.Article Citation Count: 0Multidimensional intuitive-analytic thinking style and its relation to moral concerns, epistemically suspect beliefs, and ideology(Cambridge Univ Press, 2023) Doğruyol, Burak; Yılmaz, Onurcan; Alper, Sinan; Yilmaz, OnurcanLiterature highlights the distinction between intuitive and analytic thinking as a prominent cognitive style distinction, leading to the proposal of various theories within the framework of the dual process model. However, it remains unclear whether individuals differ in their thinking styles along a single dimension, from intuitive to analytic, or if other dimensions are at play. Moreover, the presence of numerous thinking style measures, employing different terminology but conceptually overlapping, leads to confusion. To address these complexities, Newton et al. suggested the idea that individuals vary across multiple dimensions of intuitive-analytic thinking styles and distinguished thinking styles between 4 distinct types: Actively open-minded thinking, close-minded thinking, preference for effortful thinking, and preference for intuitive thinking. They proposed a new measure for this 4-factor disposition, The 4-Component Thinking Styles Questionnaire (4-CTSQ), to comprehensively capture the psychological outcomes related to thinking styles; however, no independent test exists. In the current pre-registered studies, we test the validity of 4-CTSQ for the first time beyond the original study and examine the association of the proposed measure with various factors, including morality, conspiracy beliefs, paranormal and religious beliefs, vaccine hesitancy, and ideology in an underrepresented culture, Turkiye. We found that the correlated 4-factor model of 4-CTSQ is an appropriate measure to capture individual differences based on cognitive style. The results endorse the notion that cognitive style differences are characterized by distinct structures rather than being confined to two ends of a single continuum.Research Project Citation Count: 1Önleyici Tedbirlere Uyumu Nasıl Arttırabiliriz? Kisisel ve Toplumsal Fayda Mesajlarının Etkisi(2020) Alper, Sinan; Yılmaz, Onurcan; İşler, OzanBu projenin hedefi kitle iletisim araçları ile topluma mesajlar vererek koronavirüse yönelik koruyucu tedbirlere uyulması konusunda yapılan çagrılarda insanların tutum ve davranıslarında etkili olabilecek bir saglık iletisimi yönteminin gelistirilmesidir. Bu hedef dogrultusunda mesajların içerigi, kaynagı ve hedefi açısından sosyal psikolojik dinamiklerin önleyici tedbirlere uyum üzerindeki etkilerini inceledik. Mesaj içerigi olarak bireysel çıkarlara yapılan vurgu ve farklı düzeylerdeki toplumsal çıkarlara yapılan vurgular (kendini koru, aileni koru, ülkeni koru, aileni ve ülkeni koru) kıyaslanmıstır. Mesajın kaynagı olarak bilim insanlarından veya devlet yetkililerinden mesaj almanın etkileri kıyaslanmıstır. Mesajın hedefi olarak ise algılanan risk, komplo teorilerine inanç, düsünme stilleri, belirsizlikten kaçınma ve dürtüsellik degiskenlerinin mesaj içerigi ve kaynagı açısından farklılasan kosulların önleyici tedbirlere uyma üzerindeki potansiyel düzenleyici rolleri arastırılmıstır. Bir pilot çalısma (Npilot = 1088) ve üç farklı deney gerçeklestirilmis (N1 = 451, N2 = 1716, N3 = 1063); böylece hem geçmisteki tutumlar ölçülerek davranıssal niyetler ve gerçek davranıslar grup içi desenle incelenmis hem de farklı deneysel kosulların etkileri gruplar arası bir desenle kıyaslanmıstır. Gerçeklestirilen istatistiksel analiz sonuçları katılımcıların önleyici tedbirlere uyum niyetlerinin zaman içinde azaldıgını göstermistir (pilot çalısma ve 1. deney). Ayrıca, mesajın kaynagı bilim kurulu oldugunda ?aileni ve ülkeni koru? mesaj içeriginin ?kendini koru? içerigine kıyasla daha fazla koruyucu tedbirlere uyma niyetini arttırmıs fakat mesajın kaynagı devlet yetkilileri oldugunda mesaj içeriginin anlamlı bir etkisi olmamıstır (2. deney). Son olarak, ?kendini koru? mesaj içerigi ?ülkeni koru? içerigine kıyasla daha fazla tedbirlere uyma niyeti arttırmıs ve mesaj içerigi ile mesaj kaynagı etkilesim göstererek bilim kurulu üyelerinden gelen ?kendini koru? mesajı ?ülkeni koru? mesajına kıyasla önleyici tedbirlere uyum niyetini daha fazla arttırmıstır (3. deney). Mesaj hedefinin bireysel psikolojik farklılıklarının ise anlamlı bir düzenleyici etkisi bulunamamıstır. Genel olarak bu bulgular bilim kurulu tarafından verilen mesajlarda insanların kendilerini ve sevdiklerini korumalarını vurgulayan mesajların önleyici tedbirlere uyumu arttırmada etkili oldugunu göstermektedir. Bulguları ilgili alanyazını çerçevesinde tartısarak etkili bir saglık iletisimiyle koronavirüse karsı önleyici tedbirlere uyumu arttırmanın yollarına yönelik önerilerde bulunuyoruz.Article Citation Count: 1The positive association of education with the trust in science and scientists is weaker in highly corrupt countries(Sage Publications Ltd, 2023) Yılmaz, Onurcan; Yelbuz, Busra Elif; Akkurt, Sumeyra Bengisu; Yilmaz, OnurcanOne of the most prominent correlates of trust in science and scientists is education level, possibly because educated individuals have higher levels of science knowledge and thinking ability, suggesting that trusting science and scientists relies more on reflective thinking abilities. However, it is relatively more reasonable for highly educated individuals to suspect authority figures in highly corrupt countries. We tested this prediction in two nationally representative and probabilistic cross-cultural data sets (Study 1: 142 countries, N = 40,085; Study 2: 47 countries, N = 69,332), and found that the positive association between education and trust in scientists (Study 1) and science (Study 2) was weaker or non-existent in highly corrupt countries. The results did not change after statistically controlling for age, sex, household income, and residence. We suggest future research to be more considerate of the societal context in understanding how education status correlates with trust in science and scientists.Article Citation Count: 114Psychological correlates of COVID-19 conspiracy beliefs and preventive measures: Evidence from Turkey(Springer, 2020) Yılmaz, Onurcan; Bayrak, Fatih; Yılmaz, OnurcanCOVID-19 pandemic has led to popular conspiracy theories regarding its origins and widespread concern over the level of compliance with preventive measures. In the current preregistered research, we recruited 1088 Turkish participants and investigated (a) individual differences associated with COVID-19 conspiracy beliefs; (2) whether such conspiracy beliefs are related to the level of preventive measures; and (3) other individual differences that might be related to the preventive measures. Higher faith in intuition, uncertainty avoidance, impulsivity, generic conspiracy beliefs, religiosity, and right-wing ideology, and a lower level of cognitive reflection were associated with a higher level of belief in COVID-19 conspiracy theories. There was no association between COVID-19 conspiracy beliefs and preventive measures while perceived risk was positively and impulsivity negatively correlated with preventive measures. We discuss the implications and directions for future research.Review Citation Count: 0Wittgenstein’ın Psikoloji Bilimine Dair Görüşlerine Eleştirel Bir Bakış(2019) Yılmaz, Onurcan; Alper, Sinan; Yılmaz, OnurcanWittgenstein 20. yüzyılın ilk yarısında Tractatus Logico-Philosophicus adlı yapıtında felsefeninöldüğünü ve felsefede bugüne kadar sorulmuş tüm soruların çözümünü bulduğunu iddia etmiştir.Daha sonraları dünyayı dolaşmış ve özellikle zamanını Kierkegaard ve Nietzsche okuyarakgeçirdikten sonra erken dönemlerinde savunduğu düşüncelerini değiştirmiş ve hem dilfelsefesinde hem de bilim felsefesinde paradigmatik bir değişikliğin ilk zeminini ortayakoymuştur. Sosyal bilimlerin genelinde olduğu gibi psikoloji de bu değişimlerden veWittgenstein’ın felsefesinden paradigmatik düzeyde etkilenmiştir. Bu yazıda genel olarakWittgenstein’ın felsefesinin psikolojiyle ve bugünün sosyal psikolojisiyle olan ilişkisi eleştirelolarak incelenmiştir. Özel olarak ise, Wittgenstein’ın felsefesinin, eleştirel psikoloji akımınınortaya çıkmasına ve ana akım psikolojideki bağlamdan kopuk, birey odaklı yaklaşımlarınirdelenmesine katkı sunduğunu savunuyoruz. Bu argümanı savunmak için ilk olarak psikolojininve özel olarak sosyal psikolojinin kısa bir tarihi verilecektir. Daha sonrasında erken dönem ve geçdönem olarak ayırdığımız iki farklı Wittgenstein portresi anlatılacak ve son olarakWittgenstein’ın çalışmalarının psikolojik çalışmalara olan etkisi tartışılacaktır.