Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Şişmanoğlu Şimşek, ŞEHNAZ
Şişmanoğlu Şimşek Ş.
Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
ŞIŞMANOĞLU ŞIMŞEK, ŞEHNAZ
Sişmanoğlu Simşek, Sehnaz
Ş. Şişmanoğlu Şimşek
Sismanoglu Simsek,Sehnaz
Şişmanoğlu Şimşek Ü.
Sehnaz Sişmanoğlu Simşek
Şimşek Ş.
Şehnaz Şişmanoğlu Şimşek
S.,Sehnaz
Şehnaz ŞIŞMANOĞLU ŞIMŞEK
Ş., Şehnaz
Şişmanoǧlu Ş.
Sehnaz, Sismanoglu Simsek
S. Sişmanoğlu Simşek
Sismanoglu Simsek, Sehnaz
ŞEHNAZ ŞIŞMANOĞLU ŞIMŞEK
Şişmanoğlu Şimşek, Ş.
Sismanoglu Simsek,S.
S., Sehnaz
ŞIŞMANOĞLU ŞIMŞEK, Şehnaz
Sişmanoğlu Simşek, S.
Sismanoglu Simsek,Ş.
Şişmanoğlu Şimşek,Ş.
Job Title
Dr. Öğr. Üyesi
Email Address
sehnaz.sismanoglu@khas.edu.tr
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID
Scholarly Output

14

Articles

12

Citation Count

5

Supervised Theses

0

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 10 of 13
  • Article
    Citation Count: 1
    İMPARATORLUĞUN “EN UZUN ON YILI”NI YAZMAK: ÖMER SEYFETTİN HİKÂYELERİNDE FARKLI “ON TEMMUZ”LAR
    (Mehmet Dursun ERDEM, 2014) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    Ömer Seyfettin, 36 yıllık kısa yaşantısına yedi ciltlik büyük bir külliyatı oluşturacak kadar makale ve öykü sığdırmıştır. Seyfettin’in kısa ama verimli yazarlık yaşamında II. Meşrutiyet’in ilanının (Hicri, 10 Temmuz 1324), ya da bazılarının isimlendirdiği gibi 1908 Devrimi’nin ve sonrasındaki gelişmelerin büyük etkisi vardır. Ömer Seyfettin’in 1902’de başladığını söyleyebileceğimiz yazarlık yaşantısında ana malzemelerinden biri; Meşrutiyet, İttihat ve Terakki Cemiyeti ve onun çevresinde dönen düşünce akımları olmuştur. Yazar, önceleri bir asker sonra ise bir “muharrir” ve “öykücü” olarak hem bu süreçte görev almış hem de yazdığı makale ve öykülerle bu sürece yön vermiştir. Bu çalışmada Ömer Seyfettin’in bazı makaleleri ve öyküleri seçilerek, 1908’de ilan edilen Meşrutiyet’e, İttihat ve Terakki’ye ve İttihatçılara ilişkin görüşleri irdelenmiş ve bu görüşlerin ardındaki dinamikler ortaya konmaya çalışılmıştır. Meşrutiyetin ilanı sonrasındaki sıcak günleri Rumeli’de bir asker olarak yaşayan Ömer Seyfettin’in askerlikten ayrılarak Selanik’e gelmesiyle İttihat ve Terakki’yle olan ilişkisinin de kuvvetlendiği görülmektedir. Özelikle “Yeni Lisan” hareketinin teorisyenlerinden biri olarak Genç Kalemler dergisinin önemli isimlerinden biri olan yazar, bu dergi vesilesiyle sunduğu katkılarla da Cemiyet’in 1908 sonrası kültürel programının oluşmasında söz sahibi olmuştur. Ancak Seyfettin’in Meşrutiyet’e, İttihat ve Terakki’ye ve İttihatçılığa bakışının değişmeden kaldığı, her zaman Parti’nin ideallerini paylaştığı ve desteklediği söylenemez. Bu çalışma kapsamında çeşitli dönemde yazdığı makalelere ve öykülere baktığımızda yazarın kimi zaman İttihatçıları ve ideallerini ateşli bir biçimde savunduğu, kimi zaman da değişen konjonktürle birlikte onları şiddetli bir biçimde eleştirdiği görülmektedir. Elbette, 1908’den 1918’e kadar, Osmanlı imparatorluğunun belki de “en uzun 10 yılı”nı şekillendiren İttihat ve Terakki’nin, bütünlüklü “tek” bir hikâyesini anlatmak mümkün değildir. Ömer Seyfettin’in makaleleri ve öyküleriyle kendisini gösteren değişken tavrı da bunun bir göstergesi olarak değerlendirilebilir.
  • Article
    Citation Count: 1
    "19. YÜZYIL YUNAN HARFLİ TÜRKÇE (KARAMANLICA) GAZETE VE SÜRELİ YAYINLARDA DİL TARTIŞMALARI"
    (Hacettepe Üniversitesi Türkiyat Araştırmaları Enstitüsü, 2019) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    19. yüzyılın ikinci yarısından itibaren din dışı yayıncılığın yaygınlaşmaya başladığı Yunan harfli Türkçede (Karamanlıca), özellikle gazete ve süreli yayınlarda; editöryel açıklamalar, okur mektupları, tefrika mukaddimeleri gibi yazılarda dil meselesinin gündemde olduğu görülmektedir. Bu meselenin çoğunlukla dilde sadeleşme meselesi, Türkçenin Anadolulu Ortodokslara örgün olarak öğretilmesi, lisan-ı Osmanî’nin devlet kademelerinde yer bulmak üzere gerekliliği, kimi zaman lisan-ı millî ya da lisan-ı maderî olarak tanımlanan Yunancanın Anadolululara kazandırılması gibi başlıklar etrafında tartışıldığı söylenebilir. Bu makalede bütün bu meselelerin söz konusu yayınlarda nasıl ele alındığı üzerinde durulacak ve bu meselelerin Anadolulu Ortodoksların kendi kimlik tanımlarıyla nasıl ilişkili olduğu tartışılacaktır.
  • Article
    Citation Count: 1
    Osmanlı Tefrika Çalışmalarında Göz Ardı Edilen Bir Kaynak: Karamanlıca Anatoli Gazetesi
    (Mehtap Yüksel, 2017) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    Son dönemde Osmanlı tefrika tarihi üzerine yapılan çalışmalar, 19. yüzyılda Osmanlı coğrafyasında Türkçe ya da farklı dillerde üretilen edebiyatın daha önce bilinmeyen ya da unutulmuş yazar ve eserlerini ortaya çıkarmaktadır. Bu makalede Osmanlı tefrika çalışmalarında göz ardı edilen bir kaynak olarak Karamanlıca (Yunan harfli Türkçe) Anatoli gazetesinde yayımlanan tefrika kurmaca eserler tanıtılacak ve gazetede tefrikaların en yoğun olduğu 1888-1899 dönemine yakından bakılacaktır. Türkofon Ortodoks Hıristiyan okurlara yönelik olarak çıkarılan gazetede söz konusu dönemde üretilen edebiyat hakkında, yazarların önsözleri, editöryel açıklamalar, gazeteye gönderilen okur mektupları ve ilanlar gibi paratekstler göz önünde bulundurularak bazı gözlemlerde bulunulacaktır.
  • Article
    Citation Count: 0
    Traditional Folklore Forms in Temaşa-i Dünya ve Cefakar-u Cefakeş [Temaşa-i Dünya ve Cefakar-u Cefakeş´te Geleneksel Folklor Biçimleri]
    (Milli Folklor Dergisi, 2016) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    Temaşa-i Dünya ve Cefakâr u Cefakeş written by Evangelinos Misailidis in 1871-1872 has widely been considered to be an adaptation of the Greek novel O Polipathis (1839) and its originality has not been adequately emphasized in past studies. This article suggests that Temaşa-i Dünya should be considered an original novel since it incorporates traditional folklore forms peculiar to Ottoman literature which are absent in Polipathis. This study first of all describes the variety and the origins of the traditional folklore forms in Temaşa-i Dünya and delineates the literary tools by the help of which they were included in the text. Furthermore it analyzes how these elements affect the narrative discourse and the author’s purposes in employing them. The analysis demonstrates that in Temaşa-i Dünya oral and print culture materials of both Muslim and non-Muslim origins are embedded in the text primarily in the form of narrative digressions and digressions from the frame story. These digressions carry the marks of the traditional story teller both in terms of functionality and at the discursive level. In other words Misailidis’ narrator being an active subject similar to the story teller in the oral culture chooses and manipulates the appropriate traditional story in accordance with the messages he conveys to the Karamanli readership. It can also be said that unrealistic features of traditional stories are eliminated and the stories are presented in a realistic style and content. Moreover the aforementioned narratives help to overcome the limited perspective of the first person narrative and to portray a variety of experiences. Temaşa-i Dünya also presents a folkloric panorama of 19th century Istanbul through numerous idioms and proverbs.
  • Article
    Citation Count: 0
    TEMAŞA-İ DÜNYA VE CEFAKÂR U CEFAKEŞ'TE GELENEKSEL FOLKLOR BİÇİMLERİ
    (Geleneksel Yayıncılık Eğitim San. Tic. Ltd. Şti., 2016) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    Evangelinos Misailidis’in 1871-1872 yıllarında Yunan harfli Türkçe (Karamanlıca) olarak yazdığı Temaşa-i Dünya ve Cefakâr u Cefakeş, bugüne kadar yapılan çalışmalarda genellikle O Polipathis (1839) adlı Yunanca romanın uyarlaması olarak ele alınmış ve özgünlüğü yeterince vurgulanmamıştır. Bu makalede; Temaşa-i Dünya’nın, Polipathis’te yer almayan Osmanlı edebiyatına özgü geleneksel folklor biçimleri içermesi nedeniyle özgün bir roman olarak değerlendirilmesi gerektiği ileri sürülmektedir. Çalışmada öncelikle Temaşa-i Dünya’daki geleneksel folklor biçimlerinin çeşitliliği ve kaynakları belirlenmiş ve bunların hangi edebî araçlarla metne dâhil edildikleri ortaya konulmuştur. Söz konusu unsurların anlatıcı söylemini nasıl etkiledikleri ve yazar tarafından hangi işlevlerde kullanıldıkları çözümlenmiştir. Buna göre, Temaşa-i Dünya’da, Müslüman ve gayrimüslim farklı kaynak ve geleneklerden beslenen sözlü ve basılı kültür ürünlerinin temelde anlatısal ve çerçeve hikâyeden sapma olarak iki biçimde metne yerleştirildiği görülmektedir. Sapmalar hem işlevsel olarak hem de söylem düzleminde geleneksel hikâye anlatıcısından izler taşımaktadır. Misailidis’in anlatıcısı geleneksel hikâye anlatıcısına benzer bir biçimde aktif bir özne olarak anlatacağı hikâyeleri metinde Karamanlı okur topluluğuna vereceği iletilere uygun olarak seçmiş ve yönlendirmiştir. Bununla birlikte, metinde geleneksel anlatıların olağanüstü ögelerden arındırıldığı ve gerçekçi bir üslup ve içerikle aktarıldığı söylenebilir. Ayrıca, söz konusu anlatılar benöyküsel anlatıcının sınırlı bakış açısının aşılmasına ve farklı deneyimlerin aktarılmasına da zemin hazırlamıştır. Temaşa-i Dünya içerdiği pek çok deyim ve atasözleri ile on dokuzuncu yüzyıl İstanbulu’nun folklorik bir panoramasını da sunmaktadır.
  • Article
    Citation Count: 2
    Traditional Folklore Forms in Temasa-i Dunya ve Cefakar u Cefakes
    (Milli Folklor Dergisi, 2016) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    Temasa-i Dunya ve Cefakar u Cefakes written by Evangelinos Misailidis in 1871-1872 has widely been considered to be an adaptation of the Greek novel O Polipathis (1839) and its originality has not been adequately emphasized in past studies. This article suggests that Temasa-i Dunya should be considered an original novel since it incorporates traditional folklore forms peculiar to Ottoman literature which are absent in Polipathis. This study first of all describes the variety and the origins of the traditional folklore forms in Temasa-i Dunya and delineates the literary tools by the help of which they were included in the text. Furthermore it analyzes how these elements affect the narrative discourse and the author's purposes in employing them. The analysis demonstrates that in Temasa-i Dunya oral and print culture materials of both Muslim and non-Muslim origins are embedded in the text primarily in the form of narrative digressions and digressions from the frame story. These digressions carry the marks of the traditional story teller both in terms of functionality and at the discursive level. In other words Misailidis' narrator being an active subject similar to the story teller in the oral culture chooses and manipulates the appropriate traditional story in accordance with the messages he conveys to the Karamanli readership. It can also be said that unrealistic features of traditional stories are eliminated and the stories are presented in a realistic style and content. Moreover the aforementioned narratives help to overcome the limited perspective of the first person narrative and to portray a variety of experiences. Temasa-i Dunya also presents a folkloric panorama of 19th century Istanbul through numerous idioms and proverbs.
  • Article
    Citation Count: 0
    HALİT ZİYA ÖYKÜLERİNDE YAZMA EDİMİ
    (Cengiz Alyılmaz, 2019) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    Halit Ziya Uşaklıgil, yazdığı yüz elliye yakın öyküsüyle, modern Türkçe öykünün önemli isimlerinden biri olmasına rağmen büyük ölçüde romanları ile öne çıkarılan bir yazar olagelmiştir. Bu çalışmanın amacı Halit Ziya öykülerinde ―modern birey olma hali‖nin ―yazma edimi‖ üzerinden nasıl temsil edildiği, özellikle ben-anlatıcının günlük, mektup ve anı defterlerini kullanarak iç dünyasını okura nasıl aktardığı, bu aktarmayı, temsili nasıl sorunsallaştırdığı ve bütün bunların geleneksel hikâye anlatıcılığından nasıl ayrıştığını çözümlemektir. İncelenen öykülerde bazı anlatısal özellikler tekrar eden bir yapıya sahiptir. Bu yapının şu üç temel özelliği mevcuttur: a) Birçok öykü, günlük-mektup ya da anı biçiminde ben-anlatıcı kullanılarak yazılmıştır, b) bu anlatıların genelinde çerçeve hikâye kullanılarak bir başka ben-anlatıcı anlatılanları nakletme işlevini yüklenir 3) anlatı içerisindeki çoğu ―yazma edimi‖ eksik ve tamamlanmamış olmalarıyla dikkat çeker. İncelemede ortaya konan bu üç noktanın Halit Ziya yazınında geleneksel hikâye anlatıcısının dönüşüme uğratılmasına, anlatmanın, yazmanın ve temsilin sorunsallaştırılmasına karşılık geldiği öne sürülmektedir.
  • Article
    Citation Count: 0
    The “karakoncolos/kalikancaros” belief in Turkish and Greek sources [Türkçe ve yunanca kaynaklarda karakoncolos/kalikancaros inancı]
    (Milli Folklor Dergisi, 2018) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    The belief in “karakoncolos/kalikancaros” is seen in a wide geography spreading from Central Anatolia and Black Sea region in Turkey to Balkan Peninsula including Greece Bulgaria and Serbia. Though karakoncolos is defined under different names in Turkish sources the period it is depicted and its features are almost similar. According to this the karakoncolos believed to have emerged on the coldest days of the year is depicted as a creature that is often hairy resembling animal haunting people and disturbing them. One of the first written sources in Turkish that included the belief in karakoncolos is Evliya Çelebi’s Seyahatnâme. Today it is rarely a tradition in games such as “karakoncilo” in the Eastern Black Sea or a belief that has been almost forgotten or even unknown by the majority even though it continues to exist as a trivial image in Turkish literature and cinema. On the other hand this belief often referred to as kalikancaros in Greek was compiled by the folklorist Nikolaos Politis at an early date (1904). In this study first of all referring to the various beliefs concerning kalikancaros in the mentioned compilations of Politis the rewritings of them in the present Greek children’s literature by Filippos Mandilaras will be introduced. In today’s Greece it will be revealed that especially during the Christmas period it continues to exist as a popular figure of the musical performances in schools and in children’s books. When we have a look at the Turkish and Greek compilations of this belief in general which is spread over a wide geographical area we can see that the reviewed Turkish sources are mostly collected from the Eastern Black Sea region and rarely lived as an almost forgotten tradition. Today in Greece also due to the Velloudios’ paintings which still circulate today the mentioned belief continues to exist as a “national” and a popular element of the childrens’ literature. © 2019 Milli Folklor Dergisi. All rights reserved.
  • Article
    Citation Count: 0
    The "Karakoncolos / Kalikancaros" Belief in Turkish and Greek Sources
    (Milli Folklor Dergisi, 2018) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    The belief in "karakoncolos / kalikancaros" is seen in a wide geography spreading from Central Anatolia and Black Sea region in Turkey to Balkan Peninsula including Greece, Bulgaria and Serbia. Though karakoncolos is defined under different names in Turkish sources, the period it is depicted and its features are almost similar. According to this, the karakoncolos, believed to have emerged on the coldest days of the year, is depicted as a creature that is often hairy, resembling animal, haunting people and disturbing them. One of the first written sources in Turkish that included the belief in karakoncolos is Evliya Celebi's Seyahatname. Today, it is rarely a tradition in games such as "karakoncilo" in the Eastern Black Sea, or a belief that has been almost forgotten or even unknown by the majority, even though it continues to exist as a trivial image in Turkish literature and cinema. On the other hand, this belief, often referred to as kalikancaros in Greek, was compiled by the folklorist Nikolaos Politis at an early date (1904). In this study, first of all, referring to the various beliefs concerning kalikancaros in the mentioned compilations of Politis, the rewritings of them in the present Greek children's literature by Filippos Mandilaras will be introduced. In today's Greece, it will be revealed that especially during the Christmas period, it continues to exist as a popular figure of the musical performances in schools and in children's books. When we have a look at the Turkish and Greek compilations of this belief in general, which is spread over a wide geographical area, we can see that the reviewed Turkish sources are mostly collected from the Eastern Black Sea region and rarely lived as an almost forgotten tradition. Today in Greece, also due to the Velloudios' paintings, which still circulate today, the mentioned belief continues to exist as a "national" and a popular element of the childrens' literature.
  • Article
    Citation Count: 0
    Karamanlıca Temaşa-i Dünya ve Cefakâr u Cefakeş'te Zaman, Mekân ve Kapanış: Polipathis'i Yeniden Yazmak
    (Ahmet Yesevi Üniversitesi Mütevelli Heyet Başkanlığı, 2018) Şişmanoğlu Şimşek, Şehnaz
    Bu makale, Hıristiyan Ortodoks Osmanlı vatandaşı EvangelinosMisailidis (1820-1890) tarafından Yunan harfli Türkçe (Karamanlıca) olarak yazılmış bir kurmaca metin olan Temaşa-i Dünya ve Cefakâr u Cefakeş’in (1871-1872); Yunanca yazılmış O Polipathis (1839) adlı romanın “taklit bir metni” olarak değerlendiren görüşün eleştirisinden oluşmaktadır. Temel olarak Gérard Genette’in kuramsal çerçevesi ve anlatıbilimsel kavramlarıyla bakıldığında; Misailidis’in Polipathis’i özellikle zaman, mekân ve kapanış kavramları üzerinden anlamsal olarak dönüşüme uğrattığı görülmektedir. Dolayısıyla bu çalışma, bir yazarın bir metni farklı stratejiler kullanarak nasıl “yeniden yazıp” dönüştürebileceği meselesine de odaklanmaktadır. Sonuç olarak, Temaşa-i Dünya’nın sunduğu anlatım olanakları ve farklı yazma stratejileriyle 19. yüzyıl çokdilli Osmanlı dünyasını ve edebiyatını anlamamızda yol gösterici özgün bir roman olarak değerlendirilmesi gerektiği belirtilmektedir