Güvenç, Serhat

Loading...
Profile Picture
Name Variants
Güvenç, S.
Guvenc S.
G., Serhat
Serhat Güvenç
Guvenc, Serhat
Serhat GÜVENÇ
GÜVENÇ, SERHAT
Güvenç, SERHAT
Güvenç,S.
Guvenc,S.
Guvenc,Serhat
Serhat, Guvenc
GÜVENÇ, Serhat
S. Güvenç
G.,Serhat
SERHAT GÜVENÇ
Güvenç, Serhat
Güvenç, Serhat
Güvenç, Serhat
Job Title
Prof. Dr.
Email Address
serhatg@khas.edu.tr
Main Affiliation
Political Science and International Relations
Status
Website
Scopus Author ID
Turkish CoHE Profile ID
Google Scholar ID
WoS Researcher ID

Sustainable Development Goals Report Points

SDG data could not be loaded because of an error. Please refresh the page or try again later.
Scholarly Output

23

Articles

11

Citation Count

35

Supervised Theses

9

Scholarly Output Search Results

Now showing 1 - 10 of 23
  • Master Thesis
    Türkiye'de Stratejik Özerklik Arayışı ve Akp Döneminde Yansımaları
    (2024) Güvenç, Serhat; Güvenç, Serhat; Political Science and International Relations
    Bir dış politika anlayışı olarak stratejik özerklik, özellikle son yıllarda dünya genelinde siyasi ve askeri çatışmaların yanı sıra artan güvenlik endişeleri ile birlikte çeşitli devletlerin gündeminde yer almaktadır. Türkiye de bu doğrultuda dış politikasında güçlü bir stratejik özerklik anlayışı hedefleyen ülkelerden biri olmuştur. 2022 Rusya-Ukrayna Savaşı ve yıllar içinde Orta Doğu'da artan gerilimin ardından Türkiye'nin önemi ve gelişen savunma sanayi uluslararası alanda daha fazla dikkat çekmeye başlamış ve bunu Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Türkiye'nin bağımsız ve güçlü güvenlik politikaları ile daha özerk bir dış politikaya yönelim söylemleri takip etmiştir. Türkiye'de gelişen savunma sanayi ve Türk savunma sanayi ile artan karşılıklı iş birliklerine rağmen, Türkiye'de halen daha tam bir stratejik özerkliğin mevcut olduğunu ve yakın zamanda da oluşması için mevcut bir altyapının olduğunu söylemek mümkün değildir. Türk savunma sanayisinin halen ihtiyaç duyduğu ve uluslararası iş birlikleri ile temin edilen teknolojik altyapılar, küresel siyasi çalkantıların farklı parametrelerini içeren Türk dış politika gündemi ve Türk iç politikasında sürekli değişen toplumsal dinamikler Türk stratejik özerkliğinin oluşturulması için tam ve sağlam bir temel oluşturamamaktadır. Bununla birlikte, Batı dünyasında ve krizlerin devam ettiği Doğu'da değişen dinamikler ve küresel ölçekte evrilen güç ve denge politikaları nedeniyle Türkiye'nin hem jeostratejik önemi hem de dış politika tedbirleri açısından uluslararası dünyada kritik bir siyasi aktör olmaya devam edeceğinin de altını çizmek önemlidir.
  • Article
    Citation - WoS: 9
    Citation - Scopus: 18
    Nato and Turkey in the Post-Cold War World: Between Abandonment and Entrapment
    (Routledge Journals Taylor & Francis Ltd, 2012) Güvenç, Serhat; Güvenç, Serhat; Özel, Soli; Özel, Soli; Political Science and International Relations
    For the last two decades two fears have largely shaped Turkey's view of NATO. These are fears of entrapment and abandonment. Both are symptoms of a type of security dilemma that is peculiar to military alliances and coalitions. Both fears had their origins in the Cold War in the context of Turkey's 60-year-old NATO membership. They also led to the pursuit of autonomy in Turkish foreign policy both as a response strategy and as a strategic choice in its own right. While the former version featured a heavy dose of reliance on military means or hard power the latter version de-emphasized the military option in foreign policy and relied instead on soft power. A multitude of dynamics accounts for variations in the Turkish approach to NATO for the last two decades: Geography and regional considerations the transatlantic dynamics NATO's restructuring and transformation and Turkey's domestic dynamics. It may be suggested that NATO membership now looms large in the strategic calculations of the new Turkish elite in the aftermath of the Arab Awakening. This development might be the harbinger of the end of an era marked by fears and the pursuit of autonomy in Turkey's approach to NATO.
  • Master Thesis
    The Changing Character of the Cyprus Problem in Turkish Foreign Policy: 2004-2020
    (Kadir Has Üniversitesi, 2021) Temel, Zeynep; Güvenç, Serhat; Güvenç, Serhat; Political Science and International Relations
    ÖZET Annan Planı ve Kıbrıs'ın Avrupa Birliği'ne katılımı, Kıbrıs konusunda Türk siyasi elitinin başlangıçta nasıl bir duruş sergilediğini gösteren önemli gelişmelerdendir. 2010'lu yılların sonlarına doğru gerçekleşen doğalgaz sondaj çalışmaları konuya ek bir boyut katmış ve son on altı yıldır Kıbrıs'a ilişkin Türk Dış Politikasının şekillenmesine katkı sağlamıştır. Türkiye'nin Kıbrıs'a ilişkin Dış Politikası, özellikle Annan Planı ve daha sonra görülen hidrokarbon keşifleri ile Türkiye'nin siyasi elitinin bazı dış "tehditler" doğrultusunda karşılaştığı iç zorluklar gibi bazı olaylar neticesinde önce güvenlik dışılaştırılmış, daha sonra güvenlikleştirilmiştir. Bu tez, bu durumu daha detaylı araştırmayı ve ardında yatabilecek sebepleri belirlemeyi amaçlamaktadır. Tez kapsamında Kopenhag Okulu'nun önemli bir kavramı olan güvenlikleştirme süreci, eleştirel söylem analizi yoluyla analiz edilmiştir. Bu yöntem, Türk siyasi elitinin söylemlerinin iç ve dış gelişmeler ışığında incelenmesine dayandırılmıştır. Bu tezin de gösterdiği gibi, Türkiye'nin Kıbrıs'a ilişkin dış politikası daha çok bölgedeki egemenliğini sağlamlaştırmak ve bir bütün olarak güvenlikleştirilmesi ile ilintilidir. İlgili dış politika aynı zamanda bir güvenlik sorununun Türkiye tarafından "inşası" ve aciliyetinin bir hayatta kalma meselesi olarak görülmesi ile bağlantılıdır. Anahtar Kelimeler: Kopenhag Okulu, güvenlikleştirme, Kıbrıs, Türkiye, dış politika, Annan Planı, hidrokarbon rezervleri, söylem analizi, varoluşsal tehdit, egemenlik
  • Article
    Citation - Scopus: 1
    Balancing Aspiration and Reality: Autarky in Turkish Defence Industrial Policy
    (Routledge, 2025) Güvenç, Serhat; Güvenç, S.; Mevlütoğlu, A.; Egeli, S.; Political Science and International Relations
    Countries with limited financial resources, internal markets, and human resources, such as Turkey, face significant challenges in achieving defence autarky and competing with multinational corporations in the international arms market. Consequently, the literature suggests that these countries should adjust their defence industrialisation goals to match their financial capabilities. However, Turkish decision-makers maintain a public discourse emphasising the goal of defence autarky despite the defence industry’s financial crises and structural problems. Even though there is a growing recognition of the limits of the pursuit of defence autarky, Turkey still needs to devise a defence industrial policy focusing on niche markets. This paper argues that the persistent rhetoric of defence autarky enjoys very strong public appeal in domestic politics. Defence industrialisation, coupled with nationalism, creates a zone of impunity for the ruling party. This dynamic allows the ruling party to deflect criticism by highlighting successes in defence production, directly appealing to nationalist sentiments. Ultimately, the political gains for the ruling elites outweigh financial limitations, preventing an open shift toward a more moderate defence industrialisation goal. © 2025 The Author(s). Published by Informa UK Limited, trading as Taylor & Francis Group.
  • Article
    Citation - WoS: 3
    Citation - Scopus: 4
    Turkey's Involvement in the F-35 Program One Step Forward Two Steps Backward?
    (Sage Publications Ltd, 2013) Güvenç, Serhat; Güvenç, Serhat; Yanık, Lerna K.; Koharik Yanık, Lerna; Political Science and International Relations
    [Abstract Not Available]
  • Article
    Citation - WoS: 4
    Citation - Scopus: 3
    The Cold War Origins of the Turkish Motor Vehicle Industry: The Tuzla Jeep 1954-1971
    (Routledge Journals Taylor & Francis Ltd, 2014) Güvenç, Serhat; Political Science and International Relations
    With its automobile exports measured in millions of units annually Turkey has become one of the top automobile producing nations in Europe. The current state of the Turkish motor vehicle industry stands in contrast to its modest origins which can be traced back to the early years of the Cold War. In the 1950s a private company ventured into the business of assembling Willy's Jeeps in Turkey. The early developmental trajectory of the Turkish automobile manufacturing resembled the experiences of many other countries that resorted to import substitution to reduce foreign currency dependency for automobile imports. However it differed significantly from others in two ways. First it was not undertaken in response to a coordinated government policy but rather as a one-off private initiative. Second it was justified in the context of the Cold War military and strategic requirements. In other words it stands out among its contemporaries in terms of the prominence of military and defense considerations that shaped US and Turkish military views on a private venture during the Cold War. Although the Jeep assembly experience in Turkey ended in failure its products had remained in service in the Turkish Army for nearly 50 years surviving the Cold War and beyond. The experience also left its deep imprint on Turkey's pursuit of an indigenously designed and manufactured automobile.
  • Article
    Citation - Scopus: 4
    Nato’s Evolution and Turkey’s Contribution To the Transatlantic Security;
    (International Relations Council of Turkey, 2015) Güvenç,S.; Güvenç, Serhat; Political Science and International Relations
    Turkey has been member of NATO for more than six decades. Turkey’s contributions to NATO’s collective defense have evolved in quantity and quality in step with changes in the ends and means of security. In terms of its contributions to the alliance, two elements of continued stand out. The first one is Turkey’s location. Its proximity to zones of risks and threats in NATO’s assessments has turned Turkey into an asset. The other element is Turkey’s ability to raise and maintain a large army at a relatively low cost. This has been considered Turkey’s “competitive edge” in NATO. Its real estate value and its large army constituted the two main pillars of Turkey’s contribution to NATO during the Cold War. Turkey has shifted its emphasis away from quantity to quality to meet NATO’s evolving requirements for post-Cold War out-of-area collective security missions. Nevetheless, Turkey’s real estate value has come a full circle for the alliance with Ankara’s decision to host an radar site as part of NATO’s Anti-Ballistic Missile Defense System. © 2015, International Relations Council of Turkey. All rights reserved.
  • Doctoral Thesis
    Güvenliksizleşmeden Yeniden Güvenlikleşmeye 2015 Yılından Beri Türk Dış Politikası
    (2024) Tığlı, Sabri Deniz; Güvenç, Serhat; Güvenç, Serhat; Political Science and International Relations
    Bu tez Türk Dış Politikası'nı üç farklı zaman kategorizasyonu içerisinde incelemektedir. Böylelikle, Türk Dış Politikası'nın aynı iktidar partisi hükümetlerinde neden farklılaşan özelliklere ve eğilimlere sahip olduğunun irdelenmesi için dönemselleştirme yapılmaktadır. Birbirinden farklı karakteristiklere sahip olan bu dönemlerde yaşanan önemli gelişmelerin vakalar olarak ele alındığı bu tezde, Neoklasik Realizm'in teorik çerçevesi ve Carl Schmitt'in siyaset felsefesi bütünleştirilmektedir. Teorik olarak bu yaklaşımın iç içe geçirilmesi vasıtasıyla farklı periyotlar içerisinde Türk Dış Politikası'nın yaşadığı dönüşüm ve iç politikadaki dinamikler analitik bir düzlemde entegre edilmektedir. Üç farklı dönemselleştirme olan güvenliksizleşme, dönüşüm ve yeniden güvenlikleşme dönemleri önce kendi iç dinamikleri açısından anlamlandırılarak bir bütün olarak nedensel bir bağlama oturtulmaktadır. Bu yapılırken de Türk Dış Politikası çalışmalarının diğerlerinden farklı olarak teorik düzlemde uluslararası ilişkiler teorisi ve siyaset felsefesi alanlarının açıklama gücünden yararlanılmaktadır. Böylelikle, Türk Dış Politikası'ndaki dönemsel değişimin temelinde iç politikadaki dönüşüm ve değişimlerin etkisiyle küresel sistemdeki dönüşüm ve değişimin etkisi analitik bir çerçevede birleştirilmektedir. Özellikle, iç politikada yaşanılan yapısal dönüşüm ve dış politikada yeniden güvenlikleşme dönemi arasında kurulan nedensellik ilişkisi vasıtasıyla iç politikada yaşanan aktörel değişimler dış politikanın oluşmasını da şekillendirmiştir. Bu tez, Neoklasik Realizmin teorik çerçevesi sayesinde iç politikadaki dönüşümün dış politika yapımındaki etkisini ortaya koyarken, Carl Schmitt'in politik felsefesi yardımıyla da iç politikadaki dönüşümün dış politikanın yeniden güvenlikleşme sürecine olan etkisini açığa çıkarmaktadır. Böylelikle, teori ve yaklaşım birbirine entegre edilerek tezin vakaları ve dönüşümü açıklamada farklı bir çerçeve çizmesi hedeflenmektedir.
  • Article
    Citation - WoS: 3
    Citation - Scopus: 3
    Revisiting the Britain-Us Triangle During the Transition From Pax Britannica To Pax Americana (1947-1957)
    (Routledge Journals, Taylor & Francıs Ltd, 2020) Barlas, Dilek; Güvenç, Serhat; Yılmaz, Şuhnaz; Güvenç, Serhat; Political Science and International Relations
    This article analyses the triangular relations between Britain, the United States and Turkey in the volatile Middle East and Eastern Mediterranean region at the advent of the Cold War. It examines the political, economic and military strategies that enabled Turkey to adapt to the transitional period from the Pax Britannica to the Pax Americana (1947-1957) in the Middle East and the Eastern Mediterranean. By focusing on this turbulent decade extending from the Truman Doctrine (1947) to the Eisenhower Doctrine (1957), this study posits that the transition from the waning influence of Britain to the coalitional hegemony of the United States was protracted and multi-layered. In this context, Turkey had to walk a diplomatic tightrope while managing certain aspects of continuity and change in a volatile region.
  • Doctoral Thesis
    Turbulance in Transatlantic Security Cooperation: the Motives of Confrontation
    (Kadir Has Üniversitesi, 2021) Alkanalka, Mehmet; Güvenç, Serhat; Güvenç, Serhat; Political Science and International Relations
    Tez kapsamında, Transatlantik Güvenlik mimarisindeki çatışmaların ardındaki nedenler analiz edilecektir. Öncelikle, başlıca aktörlerin tehdit algısı, ardından değişen güvenlik yapısı anlaşılmalıdır. Bu amaçla, 2000-2019 zaman aralığında ABD, Fransa ve Almanya'nın stratejik dokümanları üzerinde karşılaştırmalı bir vaka incelemesi gerçekleştirilmiştir. Bu tez kapsamında; incelediğimiz üç devletin dokümanları söz konusu aktörlerin tehdit algısı, ittifaktaki duruşları ve savunma stratejilerine dair somut verileri ortaya koymaktadır. Güç dengesi ile tehdit dengesi kavramları, tez çalışması kapsamında birlikte ele alınan kilit realist kavramlardandır. Güç dengesi teorisini benimseyen devletler, güç dağıtımını dikkate alarak dengeleme yapmak suretiyle hedeflerine ulaşırken; tehdit dengesi kavramını dikkate alan devletler güçten ziyade tehditleri dengeler. Söz konusu üç aktörün tehdit tanımları örtüşmemektedir. Transatlantik İttifakını sürdürmek için, Fransa ile Almanya'nın güvenlik tercihleri eskisi kadar olmasa da, çok taraflı iletişim stratejilerine ve Transatlantik İttifakı içerisinde yeni çıkar ve nüfuz alanlarına ihtiyaç duydukları çıkarımında bulunulabilir. Bu çalışmanın ana hipotezi şu şekilde özetlenebilir: küresel güç yapısı ve dağıtımı, ABD ve Avrupa Kıtasındaki İki Güç olan Fransa ile Almanya'yı birlikte hareket etmeye yöneltmektedir. Bu tezin başlıca bulgularından birisi; ABD'nin realist okumadan uzak hareket ettiği ve Almanya ile Fransa'nın daha realist bir yol izlediğidir. Stratejik tehdit varsayımlarına dair aksiyonların hiçbir zaman kutsal ve değişmez olmadığı, aksine sürekli değiştiği sonucuna varılabilir.